İfade özgürlüğünün önde gelen kuruluşlarından Uluslararası PEN, Yargıtay 12. Daire’nin, Pınar Selek’le ilgili verilmiş olan beraat kararını bozmasına ilişkin derin kaygılarını belirten bir açık mektup yayınladı. Kuruluşun Hapisteki Yazarlar Komitesi Başkanı Dr. Karin Clark tarafından Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’e hitaben kaleme alınan mektupta daha önce hakkındaki iddiaların asılsız olduğu kanıtlanan ve iki kez beraat eden sosyolog yazar Pınar Selek'le ilgili aynı dava sürecinin yeniden başlamış olmasından duyulan şaşkınlık ve endişe ifade edildi. Toplam 104 ülkede 13 bine yakın üyesiyle etkin olan Uluslararası Pen, Pınar Selek’in Türkiye’de azınlık ve dışlanan toplulukların haklarına yönelik uzun yıllar sürdürmekte olduğu çalışmalardan ötürü yargısal kovuşturmaya maruz bırakıldığına inanıldığını vurguladı.
Mektupta şöyle denildi: “Bildiğiniz üzere sosyolog yazar Pınar Selek, 1998’de Mısır Çarşısı’nın bombalanışında rol oynamakla suçlanmış, Temmuz 1998’de tutuklanmış ve bir uzman ekibin patlamanın bomba değil, gaz tüpünün kazayla alev alması sonucu meydana geldiğini açıklaması üzerine, iki buçuk yıl sonra serbest bırakılmıştı. Tüm bu bulgulara karşın uzun yıllar süren dava, Haziran 2006’da Selek’in beraat kararı ile son buldu.
Yargıtay 12. Daire’nin hükmü ve Ceza Kanunu’nun 125. maddesi uyarınca söz konusu davanın yeniden açılması ve Selek hakkında 36 yıl hapis istenmesi büyük kaygı sebebi teşkil etmektedir. Süreci takip edenler Selek’in mahkumiyetinin sosyolog olarak 1990'ların ortasında Kürt meselesi ile ilgili yaptığı araştırma ve bu çerçevede kurduğu temaslara bağlı olduğunu düşünmektedir.
Bizim kaynaklarımıza göre Pınar Selek’in PKK üyesi olduğu ve şiddet olaylarına karıştığı yönünde tek bir kanıt yoktur. Daha ziyade Selek’in bu hassas konuda yaptığı yasal araştırma ve yorumları dolayısıyla cezalandırılmak üzere kovuşturulduğu yönünde yaygın bir kanaat hakimdir. Bu kaygılar, 1998-2000 dönemindeki tutuklanışı sırasında Selek’in gözaltında yaşadıkları ve işkenceye maruz kalışına ilişkin anlattıkları nedeniyle daha da artmaktadır.”
Clark mektubunun sonunda Adalet Bakanlığı’nın bu kaygıları kaale alacağını ve Pınar Selekle ilgili son dava sürecine son verileceğini ümid ettiğini ifade ederek Bakan’ın bu konuda Uluslararası PEN’e yapacağı her tür katkının memnuniyetle karşılanacağı belirtti.
Hakkında Avrupa’da yüzü aşkın sivil toplum örgütünün dayanışma kampanyası yürütmekte olduğu Pınar Selek halen Uluslararası PEN’in yazar bursu programı ile son romanı üzerinde çalışmalarını Berlin’de sürdürüyor. Selek ayrıca yurtdışında yoğun ilgi toplayan ve Almanca’ya çevrilmekte olan Sürüne Sürüne Erkek Olmak kitabı ile ilgili farklı ülkerde toplantı ve okumalara katılıyor.

- Mektubun orijinalini okumak için tıklayın.