5 ekime kadar sürecek olan 6. Türk-Alman Edebiyat Festivali 29 eylül itibariyle başladı. Tanınmış yazarların yanısıra, yeni kalemlerin de yer verildiği festivalin bu yılki ana teması "erkek olmak".
Essen'de çeşitli kültür merkezlerinde yapılan etkinliklerin 30 Eylül akşamı Essen Merkez Kütüphanesindeki konuğu, Türkiye'nin çok tartışılan isimlerinden biri olan Pınar Selek'ti. Sosyolog ve araştırmacı - yazar Selek, Amargi Kadın Akademisi kurucularından ve aktivistlerinden.
"SÜRÜNE SÜRÜNE ERKEK OLMAK"
Adı Türkiye'de 1998 yılındaki "Mısır Çarşısı" eylemiyle gündeme gelen Selek, bu davadan beraat etmesine karşılık, 2009 yılında Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından beraat kararı bozularak, hakkında müebbet hapis cezası istenmişti. Pınar Selek şu sıralar P.E.N (poets essayists novelists) bursiyeri olarak Berlin'de yaşıyor.
"Sizlerle aslında konuşmak, tanışmak isterdim" diyen Pınar Selek, 2008 yılında İletişim Yayınları'ndan çıkan "Sürüne Sürüne Erkek Olmak" adlı kitabından çok kısa Türkçe bir bölüm okuduktan sonra, festival ekibinden Fatma Uzun, kitabın Almanca baskısından bölümler okudu. Farklı sosyal koşullardan çok sayıda erkeğin askerlik deneyimleri hakkındaki anlatımlarına dayanan ve 58 bireysel öyküden oluşan araştırma bir oral history -sözlü tarih-.
İki dilli yapılan okuma sonunda, Londra'da "iş dünyasında farklılıklar ve cinsiyet" üzerine araştırmalar yapan Prof. Dr Mustafa Özbilgin'in yönettiği soru – cevap bölümünde dinleyicilerin yoğun ilgisi dikkat çekti. Dinleyicilerin sünnet ve erkeklik konusu ile ilgili sorularının yanı sıra, diğer toplumlardaki erkek olma sürecinin de benzer ama farklı etkenlerle yaşandığı konusu da tartışmaya eklendi.
"AKILLI OL"
Kitabında, Türkiye'de erkek olma sürecinde sünnet ve askerliğin rolüne dikkat çeken Selek, özellikle askerlik üzerinde yoğunlaşmış. „Erkek olma sürecinde, bir kadın olarak erkeklerin deneyimlerine bakmak istedim, Türkiye'de erkeklerden çok şey bekleniyor, hem iktidarın avantajlarından, yararlanıyorlar hem de bunun altında eziliyorlar“ diyen Selek, aynı zamanda kitabı yazma sürecinde kendisi için bir kıvılcım niteliği taşıyan "akıllı ol" sözüne gönderme yaparak, askerlik deneyimlerini anlatanlardan çok sık duyduğu "akıllandım" sözüyle akıllı olmaya şöyle bir açıklama getiriyor: "akıllı olmak nerden boyun eğeceğini bilmek, kime kafa tutacağını bilmek, kimlere şiddet uygulayacağını, ne zaman kaçacağını bilmek..Yani son derece iki yüzlü birşey.."
Semra Uzun Önder, Fatma Uzun, Martina Kofer ve Johannes Brackmann'dan oluşan Litaratürk-Festival ekibi festivali, karşıtlıkların yaratıcı bir sentezi olarak tanımlıyor. Bu sentezi izleyebilmek için
http://www.literatuerk.de/ web sayfasından ya da http://www.facebook.com/profile.php?id=100001474644403 facebook profilinden bilgi alınabilir.
FOTO GALERİ
Haber ve fotoğraflar : Hülya Sancak